OSMANLI DEVLETİ’NDE EĞİTİM ANLAYIŞI

Osmanlılarda ‘terbiye’olarak ifade edilen eğitim;belli bir konuda, bir bilgi bilim dalında yetiştirme ve geliştirme etkinliğidir. Eğitim faaliyeti,amacına ulaşmada öğretim faaliyetinden yararlanır. Bu nedenle öğretim,eğitimin bir parçasıdır. Osmanlılarda ‘tedris’, ’talim’ diye tanımlanan öğretim;belli bir amaca göre gereken bilgileri verme işidir. Buna göre eğitim ve öğretimin amacı,insanlara gerekli olan bilgi,kültür,değer ve bir takım davranışların kazandırılmasıdır.

Osmanlı Devleti’nde eğitimin iki boyutu vardır. Bunlar:

1-)Kişilere geçerli bilgileri ve değerleri aktarmak.

2-)Hedeflenen amaçları gerçekleştirmek için kurulmuş olan kurumlar

ile eğitim ve öğretim yapmak.

ASKERİ VE İLMİYE SINIFININ EĞİTİMİ

Askeri sınıfa insan yetiştirmede en önemli eğitim kurumu,Top kapı sarayındaki Enderun Mektebi idi. Enderun’a girebilmek için saray okullarından Galatasaray, Edirne sarayı, İbrahim paşa sarayı okullarını bitirmiş olmak gerekiyordu,bu okullara devşirme yoluyla öğrenci alınırdı. Enderun’u bitirenler,Kaptan-ı derya,yeniçeri ağası beylerbeyi,vezir ve sadrazam olarak askeri sınıfın kademelerine kadar gelebiliyorlardı. İlmiye sınıfı medreselerden yetişiyordu. medreseleri bitirenler kadılık, müftülük, nişancılık defterdarlık cami hizmetleri gibi görevlere atanırlardı.

Devlet Müslüman olmayan vatandaşlara ise kendine ait kurumlarda eğitim görmekteydiler.

İLKÖĞRETİM

Osmanlı Devleti’nde eğitimin ilk basamağı “sübyan mektepleri”idi. Bunlara “mahalle mektebi”de denirdi. her mahallede her cami yanında sübyan mektebi bulunurdu. Günümüzdeki ilkokulların benzeri olan sübyan mektepleri,medreselere başlangıcı oluşturdu. bu okullara 5-6 yaşına gelen çocuklar alınırdı. bu okulda eğitim verenler özel eğitim görmüş öğretmenler değildi. okuma-yazma bilen ve bu işe uygun olduğu kabul edilen herkes bu okullara öğretmen olabilirdi. Sübyan mekteplerinin belirli bir sınıfı ve süresi yoktu. her çocuk verilmek istenilen bilgileri öğreninceye kadar okula devam edebilirdi. Bu okullarda alfabe yazı,okuma,dört işlem ve dini bilgiler öğretilirdi.

ORTA VE YÜKSEK ÖĞRETİM

Osmanlıda,orta ve yüksek öğretim kurumlarının temelini, medreseler meydana getiriyor. Medrese kelime olarak “talebenin”ilim öğrendiği yer anlamına gelir. Medreseler genel olarak sübyan mekteplerinin üzerinde eğitim-öğretim yapan orta ve yüksek öğrenim kurumlarıydı.

Osmanlılar,kendilerinden önceki Türk Selçukluları diğer İslâm ülkelerini örnek alarak,medreseler kurdular. ilk Osmanlı medresesi 1330 yılında İznik’te Orhan bey tarafından yaptırılmış ve müderris olarak şeref ettin davudî-i kayseri tayin edilmiştir. Orhan bey burayı aldıktan sonra devlet merkezini buraya naklederken,burada manastır medresesi olarak tanınan medreseyi yaptırdı.(1335)daha sonra I. Murat, Yıldırım Bayezid Çelebi Mehmet ve II. Murat hükümdarlıkları döneminde çeşitli yerlerde medreseler yaptırdılar.

MEDRESELERDE OKUTULAN DERSLER

A-)KURAN:İslâm dininin kutsal kitabı olan Kuran’ın anlamı ve

Açıklaması konu edilirdi.

B-)HADİS: Hz. Muhammed’in sözlerini konu edinen bilim dalıydı.

C-)FIKIH: İslâm hukuku ve uygulamasından söz eden bilim

dalıydı.

Ç-)KELAM:Tanrının varlığını ve İslâm dininin doğruluğunu konu

Edinen bilim dalıydı.

BATI TARZINDA AÇILAN OKULLAR

1848’de Darulllimin,1849 Darülmaarif,1858 İstanbul’da kız Rüştiyesi açıldı. bu tarihe kadar,örgün eğitimde,kızların okula gitmeleri düşünülmemişti. bu nedenle kız rüştiyesinin açılması,Türk eğitim tarihi açısından oldukça önemlidir.1859’da günümüzdeki siyasal bilgiler Fakültesi’nin esasını oluşturan “mektebi-i mülkiye”açıldı.1868’de Galatasaray sultanisi(Galatasaray lisesi)açıldı. Galatasaray sultanisi hakkında geniş bilgi sayfa........de yer almaktadır.

1862’de sübyan mektepleri yerine iptidai mektepleri açılmaya başladı.1873’de fakir ve kimsesiz çocukları eğitmeksizin Darüşşafaka açıldı.1870’de Darülmüallimat açıldı.

1846’da medrese dışında bir yüksek öğretim kurumu olarak Darülfünunun açılması gündeme geldi.Darülfünun,medrese dışında,dini ve etkilerden uzak bir üniversite eğitimi yapacaktı.Darülfünun’da okutulacak kitapların hazırlanması amacıyla “encümen-i danış”adıyla bir komisyon kuruldu. Tüm hazırlıklara rağmen,darülfünun açılmadı. Darülfünunun açılmayışının başlıca sebepleri şunlar olmuştur:

1-)Darülfünunun öğrenci hazırlayacak okul olmayışı

2-)bu tarihte Avrupa’da meşrutiyet ve anayasa istekleri yönünde

isyanlar çıkmış ve olaylara öğrencilerde katılmış. bu durumun

Osmanlı devletinde olabileceği düşünülerek açılmamış.

KURULUŞ VE AMACI

Tanzimat döneminde rüştiyeler yüksek öğretime ve darülfünuna öğrenci hazırlayan okullar kabul edilmişside,zamanla bu okulların ihtiyacı karşılayamadığı anlaşılmaya başlamıştır.

1856 ıslahat fermanı ile eğitim alanında bazı düzenlemelerin yapılması öngörülmüş,bunların başında Müslüman ve Hıristiyan bütün Osmanlı tebaasının eşit şartlar altında eğitim hizmetlerinden yararlanması ve bu suretle Osmanlı birliğinin sağlanması düşünülmüştür.

Diğer yönden,özellikle Fransa’ya öğrenim için gönderilen öğrencilerin masrafının yüksek olmasına karşılık,beklenilenin elde edilmeyişi, Paris’te 1857’de açılan “MEKTEBİ OSMANİ”adındaki okuldan istenilen sonucun alınmaması yetkileri arayışa itmiş ve İstanbul’da batı alanında yeni bir okul kurulması düşüncesini doğurmuştur.

Bu arada, Osmanlı Devleti’nin vadettiği ıslahatın gerçekleşmesine yardımcı olmak isteyen dış tavsiyelerde oluyordu. bunların en önemlisi 1867’de Fransız hükümetinin babı aliye vermiş olduğu notadır. bu notada,büyük merkezlerde Hıristiyan öğrencilerinde okuyabilecekleri ortaöğretim kurumlarının(lise)bir an önce açılması gerektiği belirtiliyordu.

Osmanlı hükümeti,Fransız elçisiyle görüşerek İstanbul’da öğretim dili Fransızca olan bir lise açılmasını kararlaştırdı ve Fransa okulun kurulmasına yardım vadetti.o sırada seyahatte olan padişah Abdülaziz’de,bütün okulları görme fırsatı bulmuş,döndüğünde de okulun açılmasına izin vermiştir.

Lisenin Türkçe,Fransızca,Rumca,Ermenice olarak yayınlanan nizamnamesi bulunmaktadır. bu nizamnamenin maddeleri şöyledir;

Madde 1-)mektebi sultani memleket ihtiyaçlarına uygun surette,farklı dinlere mensup olan tebaanın çocuklarının eğitim ve öğretimleri için Avrupa’nın orta dereceli mektepleri örnek alınarak açılmıştır.

Madde 2-)bu mektepten mezun olanlar,imtihanla diplomalarını aldıktan sonra her türlü devlet hizmetinde istihdam edileceklerdir.

Madde 3-)mektebi sultani’den çıkan öğrencileri her türlü hizmetlere en iyi şekilde hazırlamak üzere mektepte talim ve tahsil olunacak derslere yer verilmiştir,bu dersler şunlardır;öğretim programı 7.sayfada yer almaktadır.

TALİM VE TAHSİL ÖĞRENCİLERİNİN ÖĞRETİM TABLOSU;

1-)Lisan-ı Osmani(Türkçe)

2-)fransız dili ve edebiyatı

3-)ahlak ve adab

4-)kavanin(tıp ve eczacılık ilimlerinin tahsiline lazım olacak kadar

latin lisanının temel prensipleri)

5-)işti kakat-ı yunaniye

6-)tarihi osmani ve umumi

7-)umum coğrafya ile Osmanlı devletinin ziraat,ticaret,zanaat ve idari

coğrafyası

8-)riyaziyatı adiyye ve aliyye

9-)ilm-i hey’et

10-)cerr-i eskal ve cihet-i ameliyatı

11-)hikmet-i tabiiyye ve kimya

12-)tarihi tabii

13-)mebadi-i ilmi hukuk

14-)ilm-idare-i mülkiyye

15-)me badi-i ilmi hitabet ve edebiyat

16-)resm-i hattı ve resmi adi

17-)muhasebe,defter tutma mevaddı-ı ticaret

 

Madde 4-)öğrenciler,dini vazifelerini öğrenmek ve yerine getirmek

üzere bağlı olduğu dinin mabetlerine gönderileceklerdir.

Madde 5-)mektebe 600 dahili(yatılı)öğrenci alınacak,yarısı Müslüman

yarısıda gayri müslim olacaktır.

Madde 6-)idari sınıfına dahil olmak üzere 9 yaşından 13 yaşına kadar

öğrenci alınacak ve yaşı 13’ü geçmiş olan öğrenciler

imtihana tabi tutularak sınıflara alınacaktır.

 

II.ABDÜLHAMİT DÖNEMİNDE AÇILAN OKULLAR

-1881’de ticaret okulu ve sanayi-i nefise mektebi açıldı.

-1883’de mülkiye mühendis mektebi açıldı.

-1891’de veteriner okulu açıldı.

-1892’de halkalı ziraat mektebi açıldı.

-1895’de baytar mektebi açıldı.

-1870’de açılıp 1871’de kapatılan darülfünun 1900’de kesin olarak açıldı.

Evren SEYRİK

Sınıfı:11/B

No:921

Kaynak:Osmanlı Tarihi Ansiklopedisi

Sayfa No:315/316/321

Lise Osmanlı Tarihi Kitabı

Sayfa No:123/136

Ana Sayfaya Buyrun